Dünya liderleri BM’de konuşurken İsrail Lübnan’a füze yağdırıyor: 569 ölü 1835 yaralı

İsrail’in Lübnan’daki Hizbullah mevzilerine yönelik geniş çaplı hava hücumları ve Hizbullah’ın bu hücumlara verdiği karşılıklar dün de devam etti. İsrail’in hava atakları sonucu Lübnan’da 50’si çocuk 94’ü bayan 569 kişi öldü, 1835 kişi yaralandı. İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi dün yaptığı açıklamada, harekâta “Kuzey Okları” ismini verdiklerini söyledi ve “Hizbullah’a nefes aldırmayacağız. Operasyonları tam güçle sürdüreceğiz” tabirleriyle çatışmaların tırmanabileceği sinyali verdi. İsrail’in Hizbullah’a aylardır sinyalini verdiği hava harekâtını dünya liderlerinin BM Genel Kurulu toplantılarının başladığı periyoda denk getirmesi ise BM’nin memleketler arası ihtilaflardaki aktifliği tartışmasını alevlendirdi. BM’nin Gazze’de 11 aydır süren yıkıcı savaşı engelleyememesi kurumun büyük bir başarısızlığı olarak değerlendiriliyordu.

EN ÖLÜMCÜL GÜN

İsrail’in pazartesi günkü hücumlarında 35’i çocuk en az 492 kişi ölmüş ve Lübnan 2006’daki savaştan bu yana akınların neden olduğu en ölümcül günü yaşamıştı. İki günde toplam can kaybı 569 olarak açıklandı. 1800’den fazla yaralı var. İsrail’in pazartesi günkü taarruzlarda, seyir füzeleri, uzun ve kısa menzilli roketler ile insansız hava araçlarının bulunduğu depolar ve füze rampalarından oluşan yaklaşık 1500 Hizbullah gayesini vurduğunu açıkladı. İsrail ordusu evvelki gece boyunca da Lübnan’ın güneyindeki çeşitli bölgelerde onlarca Hizbullah amacını hava hücumlarıyla vurduklarını, ayrıyeten Ayta al-Shab ve Ramyeh bölgelerindeki ek amaçların de topçu ve tanklarla vurulduğunu duyurdu. Dün ayrıyeten Beyrut’un güneyindeki bir nokta da İsrail hava saldırısının amacı oldu. Lübnanlı güvenlik yetkilileri, hücumun bir Hizbullah kumandanını amaç aldığını aktardı.

HİZBULLAH KARŞILIK VERİYOR

Hizbullah güçleri de İsrail’e roket ve füze atışlarıyla karşılık veriyor. Evvelki gün 250 roketle İsrail’e cevap veren Hizbullah’ın dün de öğlen saatlerine kadar en az 100 roketle akın düzenlediği bildirildi. Hizbulah’ın Hayfa kentinin güneyindeki Elyakim askeri üssü dahil olmak üzere İsrail ordusuna ilişkin birtakım noktaları gaye aldığı fakat füzelerin büyük oranda hava savunma sistemleri tarafından engellendiği, geri kalanların da açık alanlara düştüğü belirtildi.

SİVİLLER GAYE ALINIYOR

Lübnan’a yönelik hava akınları can kaybının yanında on binlerce kişinin yerinden edilmesine neden oldu. İsrail ordusu Hizbullah’ın mühimmat ve silahları sivil binalarda sakladığını argüman ederek onlarca noktada sivil konutları da gaye aldı. İsrail ordusu Hizbullah mühimmatlarının konutlara yerleştirildiğine dair ispat olduğunu tez ettiği fotoğraflar da yayınladı.

SURİYE’YE SIĞINDILAR

İsrail atakları nedeniyle bilhassa Lübnan’ın güneyinden kuzeye gerçek başlayan büyük göç düzensizliğe neden oldu. Ülkenin doğusundaki Baalbek kentinde fırınlara ve akaryakıt istasyonlarına akın eden beşerler uzun kuyrular oluşturdu. Otoyollarda trafik sıkıştı, binlerce Lübnanlı otomobillerde, parklarda ve deniz kenarında uyumak zorunda kaldı. Suriyeli yetkililer 500 kadar Lübnanlı’nın evvelki gece huduttan geçerek Suriye’ye sığındığını kaydetti. Öte yandan İsrailli Haaretz gazetesi İsrail ordusunun Suriye kıyısındaki Tartus’a da taarruz düzenlediğini bildirdi.

BEYAZ SARAY SÖZCÜSÜ: ‘HIZLI VE DİPLOMATİK BİR TAHLİL BULUNMALI’  

İSRAİL ordusu Gazze’de yürüttüğü savaşın akabinde Lübnan genelinde başlattığı akınlarla şu ana kadar en az 558 kişinin vefatına yol açarken, ABD diplomatik tahlil iletisi vermeye devam ediyor. Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, İsrail ile Hizbullah ortasındaki hudut çizgisinde yaşanan çatışmaların gereğince uzun sürdüğünü ve bu çatışmalara ‘hızlı ve diplomatik tahlil bulunmasının’ herkesin faydasına olduğunu belirtti. Jean-Pierre, Gazze’de bir ateşkesin sağlanması halinde bunun İsrail-Lübnan hududundaki tansiyonu de düşürmeye yardım edeceğini söyledi. Öte yandan Amerikan CNN’e konuşan bir öteki ABD’li yetkili, İsrail güçlerinin son günlerde yürüttüğü operasyonlarla Hizbullah’ın askeri kapasitesini “20 yıl geriye götürecek” kadar ziyan verdiği değerlendirmesini yaptı.

‘GERİLİMİ DERHAL AZALTIN’

Dünya önderleri ve çeşitli kuruluşlar, İsrail’in Lübnan’a gerçekleştirdiği hücumların bölgesel şiddeti artıracağından telaşlı. Birçok ülke ve kuruluş tansiyonun azaltılması davetinde bulunarak reaksiyonlarını lisana getirdi:

Türkiye Dışişleri Bakanlığı: İsrail’in Lübnan’ı hedef alan akınları, İsrail’in tüm bölgeyi kaosa sürükleme eforunun yeni bir kademesidir. Başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu olmak üzere, memleketler arası barış ve güvenliği korumakla sorumlu kurumların ve memleketler arası toplumun gerekli önlemleri gecikmeksizin alması şarttır.

ABD Başkanı Joe Biden: Gerilimi azaltmak için çalışıyoruz.

G7 Dışişleri Bakanları: Eylemler ve karşı reaksiyonlar, tüm Ortadoğu’yu hayal bile edilemeyecek sonuçları olacak daha geniş bir bölgesel çatışmaya sürüklüyor.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres: Çok sayıda sivil kayıptan önemli tasa duyuyoruz.

BM Sözcüsü Stephane Dujarric: Diplomasiye dönmek için şimdi geç değil.

UNICEF Başkanı Catherine Russell: Sayısız çocuğu tehdit eden tehlikeli bir devir.

AB Dış Siyaset Temsilcisi Joseph Borrell: Çatışmalar topyekûn bir savaşa dönüşebilir.

İngiltere Dışişleri Bakanlığı: Her iki tarafa da derhal ateşkes yapılması davetini iletiyoruz.

Fransa Dışişleri Bakanlığı: Saldırılar derhal sona erdirilmeli.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan: Hizbullah, Batılı ülkeler tarafından savunulan, desteklenen bir ülkeye karşı tek başına duramaz. Memleketler arası toplum, Lübnan’ın Gazze üzere olmasına müsaade vermesin.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Jian: Ülkemiz çok sayıda can kaybına neden olan askeri hareketler karşısında derin bir şok yaşıyor.

Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov: Bu çatışma bölgenin istikrarsızlaşmasını sağlıyor.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı: Lübnan’da yaşanan gelişmeleri büyük tasayla izlemekteyiz.

Mısır Dışişleri Bakanlığı: Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yüzlerce Lübnanlının vefatına neden olan geniş çaplı askeri “operasyonları” kınıyoruz.

Ürdün Hükümdarı 2. Abdullah: Şu an yaşanandan daha tehlikeli bir vakit hatırlamıyorum.

Katar Buyruğu Pir Temim bin Hamed Al Sani: Savaşı durdurmaya yönelik somut adımlar takip etmezse dünyada güvenlik, barış ve istikrarın konuşulmasının bir manası yok.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir